Kayıtlar

YAKICI SIR

Resim
Ağustos ayının son haftası...Yaz mevsiminin son demleri...Cüneyt Özdemir'in Şeyma Subaşı'nın kitabını eleştiri videosundaki ''nokta nokta nokta''şeklinde okuyuşu ve videoda arka plandaki o dramatik müzik aklıma geldi.Videoyu izlemiş olanlar belki de bu satırları okuduklarında gülümseyecekler.Ben de gülümsedim:)Eğlenceli bir başlangıcın ardından hemen kitabımıza geçmek istiyorum.Stefan Zweig'dan ''Yakıcı Sır''. ''Olağanüstü Bir Gece'' eserinde olduğu gibi bu eserde de farklı,şaşırtıcı bir son olduğunu söyleyebilirim. Zweig başkadır. Kitaplarındaki karakterlerin his dünyalarına girdiğinizde iyiyi de kötüyü de derininizde yaşarsınız.Kötü son da iyi son da olsa tatmin olmuş bir şekilde kapağını kapatırsınız.Bu hissi seviyorum.Ankara kitap fuarında bir dolu Zweig eseri almakla çok doğru bir karar vermişim gerçekten.Eserlerinde her tadı barındırıyor.Aşk,nefret,gurur,kibir,öfke,tutku,pişmanlık,coşku,sevinç,mutluluk.Ve her duyguyu ö...

OLAĞANÜSTÜ BİR GECE

Resim
Güzel bir ağustos gününden herkese merhaba arkadaşlar. Doğa ile iç içe olmanın verdiği huzurdan aldığım ilham ile yeniden bu satırlarda buldum kendimi.Akdeniz güneşinin içimi ısıtışı ile Zweig eserinin o eşsiz tadı birleşince ayrı bir keyifliyim bugün. ''Olağanüstü bir gece'' insan ruhunun,hayata bakış açısının bir günde mucizevi bir şekilde değişimini konu alan ve beni inanılmaz derecede şaşırtan eser. Hayata karşı duyarsızlaşan, bir tür ruhsal iktidarsızlık hisseden ve yaşamda tutkuyla yer alabilme yetisini kaybeden seçkin bir burjuvanın kaygısız,tasasız ve rahat varoluşunu sürdürürken yaşadığı olağanüstü bir gece ile hayatındaki dönüştürücü deneyimin hikayesini konu alıyor. Hayattan bezmişliğin,tükenmişliğin yer aldığı işte o satırlar: ''O an içimdeki bu donuklaşma sürecinin ne kadar ilerlemiş olduğunu birden görüverdim-hiçbir yere tutunmadan, hiçbir yerde köklenmeden,akan suyun üzerinde kayar gibi yaşıyordum ve bu soğuklukta ölü,cesedimsi bir yan olduğunu ...

KORKU

Resim
Herkese merhaba arkadaşlar :) Bugün başlayıp bitirdiğim bir Stefan Zweig klasiği olan ''Korku'' romanı hakkında düşüncelerimi paylaşacağım sizlerle. Hemen başlıyorum izninizle. Tekdüze yaşamından,mevcut düzeninden,çocuklarından,eşinden sıkılan ve yeni heyecanlar arayan baş karakterimizin atıldığı gönül macerası sonrası karşısına çıkan şantajcı ile evliliğinin tehlikede oluşunu,iç hesaplaşmasını,yaşadığı korkuyu en sevdiklerine itiraf edemeyişini,hayatının bir anda altüst oluşunu, zihinsel işkencelerinin yıkıcı gücünü ele alan muazzam bir eser. Söz konusu başkalarının eksiklikleri,hataları olduğunda insan yargısız infaz etmeyi bilir, fakat konu kendisi olunca adilce yargılamak bir yana dursun kendisine bile itiraf edemez,suçlarını örtbas eder ve bir ömür o korku ile yaşar. Acaba yaptıklarını bir başkası görmüş olabilir mi? Bu düşünce içini kemirir durur. Hatasının gün yüzüne çıkması korkusu, en sevdiklerini kaybetme düşüncesi hayatını bilinmezlikler girdabına sürükleme...

BİLİNMEYEN BİR KADININ MEKTUBU

Resim
Yağmurlu bir pazar akşamından herkese merhaba arkadaşlar:) Yaz yağmurunun ve sonrasındaki toprak kokusunun bende uyandırdığı hisleri seviyorum. İlham veriyor yağmur bana ve yazma isteği duyuyorum. Öyleyse hemen başlayalım ne dersiniz? Dün gece okuyup bitirdiğim yeni bir Stefan Zweig eserini ''Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu''nun yorumlarını paylaşacağım bugün sizlerle. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki bir ''Satranç'' ya da ''Amok Koşucusu'' kitaplarının önüne geçemedi ancak beğendiğim kitaplar arasında yerini almayı başardı. Stefan Zweig eserlerinin çevirilerini İş Bankası Kültür Yayınlarından okumayı tercih ediyorum, bu yayınevinin çevirilerini oldukça başarılı buluyorum diğer yayınevlerine kıyasla. Eğer  Stefan Zweig okurken hangi yayınevinden okumanız gerektiği konusunda belirsizlik yaşıyorsanız,kesinlikle öneriyorum arkadaşlar. Bu eserinde Zweig, Sigmund Freud'un Oedipus Kompleksi'ni kullanarak baba sevgisinden yoksun olarak y...

AMOK KOŞUCUSU

Resim
Güzel bir haftasonundan herkese merhaba arkadaşlar.Tutkulu yaşamların yazarı Stefan Zweig'ın kitabı ''Amok Koşusucu'' hakkında yorumlarımı paylaşacağım sizlerle. Kısacık öykülerinde ele aldığı karakterlerin analizini derinlemesine işleyen,okuyucuda aşk,nefret,kibir,gurur,yorgunluk,hüzün,coşku,hırs,acı gibi birçok his karmaşası yaşatan,Sigmund Freud'un görüşlerine de değer verdiği eserlerindeki psikolojik çözümlemelerinden de anlaşılan ve bu özelliği ile hayranlık uyandıran benim için vazgeçilmez bir yazar Stefan Zweig. ''Satranç'' ve  ''Bir Çöküşün Öyküsü''nden sonra okuduğum üçüncü kitabı olan ''Amok Koşucusu'' da favorilerim arasına girmeyi başardı. Zweig'in eserlerini okurken kendimi olayların içerisinde buluyorum,yaşıyorum,içselleştiriyorum ve belki size abartı gelebilir fakat bilin ki  bu bir gerçek ; o anda dünya ile bağlantımı kesmiş oluyorum. Kitabında yer alan karakterlerden her biri ben oluyorum ar...

RUH & ZAMAN: ŞİZOFREN HİKAYELER

Resim
Güzel bir akşamdan herkese merhabalar:) Genç yazar Deniz Kenan Kılıç'ın  ''Ruh&Zaman: Şizofren Hikayeler'' adlı kitabı hakkında yorumlarımı paylaşacağım bugün sizlerle.Öncelikle bu muhteşem kitabın yazarı hakkında biraz bilgi sahibi olalım dilerseniz.1989 yılı Ankara doğumlu olan Deniz Kenan Kılıç babasının mesleği gereği ilkokul çağında bir süre ABD'de yaşamış. Ankara Atatürk Anadolu Lisesi'nde sürdürdüğü öğrenimi sırasında ilk şiir ve öykü denemelerini gerçekleştirmiş.2012 yılında Odtü Matematik Bölümü'nden mezun olduktan sonra yine Odtü'de finansal matematik üzerine yüksek lisansa başlamış.2015 yılında yüksek lisans programını başarıyla tamamladıktan sonra yine aynı bölümde doktora programına başlamış.Görüldüğü gibi şu an karşımızda sayısal zeka ve yeteneğe sahip bir yazar duruyor.Günlük hayatta türlü bahaneler ile birçok işi erteleme ve zamansızlıktan şikayet etme gibi eylemlerimizi göz önüne alırsak Deniz Kenan Kılıç bizim için bir ilham k...

BİR ÇÖKÜŞÜN ÖYKÜSÜ

Resim
Güzel,sıcak bir günden herkese merhaba arkadaşlar. Dün gece okuyup bitirdiğim Stefan Zweig'ın usta kaleminden çıkan ''Bir Çöküşün Öyküsü'' eserini yorumlayacağım. Stefan Zweig-kısa öyküleriyle bilinen büyük yazar-.Her eserinde aynı derin tesiri yaşıyorum. Eserlerinde kaleme aldığı karakterlerin tahlillerini öylesine detaylı ve gerçekçi bir biçimde yansıtıyor ki bir süre sonra o karakterlerden biri siz oluyorsunuz,anlatımı sayesinde karakteri içselleştirebiliyorsunuz. Öyküleri kısa ve keskin. Her satırda beni düşünmeye ve sorgulamaya yönelttiği için Stefan Zweig benim için vazgeçilmez bir yazar. Birçok eserinde kendi yaşantısından izler bulabiliyorsunuz.''Bir Çöküşün Öyküsü'' betimlemelerin,sosyolojik tespitlerin,psikolojik tahlillerin muazzam biçimde satırlara döküldüğü bir Stefan Zweig klasiği. Toplumsal sınıflar,alanlar,roller,gösteri,güç gibi sosyolojik kavramlar üzerine düşünce yolculuğuna çıkaran bir kitap.Yazarın eşsiz üslubu ile saygınlığın...