KIRMIZI DEFTER

 

      Güzel bir Şubat ayından herkese merhaba arkadaşlar. Paul Auster'in kaleminden ''Kırmızı Defter'' kitabının yorumlarını paylaşacağım bugün sizlerle.

       2024 yılında kaybettiğimiz yazar, 1947'de ABD'nin New Jersey eyaletinde doğmuştur. Edebiyata büyük bir ilgi duyup, Columbia Üniversitesi'nde Fransız, İngiliz ve İtalyan edebiyatı okumuştur. Bir süre Fransa'da yaşayıp, Fransızca eserlerin çevirilerini yapmıştır. Çok sayıda eseri vardır.

      ''Kırmızı Defter'' isimli bu kitabı ''Kırmızı Defter'', ''Neden Yazıyorum?'', ''Kaza Raporu'' ve ''Hiçbir Anlamı Yok'' başlıklı dört hikayeden oluşmakta olup, bu hikayeler de içerisinde pek çok hikaye barındırmaktadır. Bir diğer deyişle; hikaye içinden de hikayeler çıkmaktadır. 

      Kitaptaki öyküler yazarın gerçekten yaşadığı, tanık olduğu ya da dostlarından dinlediği gerçek olayları anlatmaktadır. ''Yazınsal manifesto'' olarak nitelendirilecek bu öyküler yazarın diğer yapıtlarıyla ilgili ipuçları da sunmaktadır. İlginç, sıra dışı, ''Yok artık!'' dedirtecek tarzdaki bu gerçek olaylarda yazar aslında her şeyin ve herkesin gizemli bir biçimde birbiriyle bağlantılı olduğu mesajını vermektedir.

       Kısacık kitabında kendi özel dünyasını okura açan yazar, bu ayrıksı olaylar ve tesadüfler silsilesinde samimi, anlaşılır bir dil kullanmıştır. Her bir hikaye birbirinden şaşırtıcı ve etkileyicidir. Tüm öykülerini beğenmiş olup, en çok beğendiğim öykünün yazarlık serüveninde mihenk taşı olan olayın olduğunu söyleyebilirim. Kesinlikle tavsiye ediyorum.

      Altını çizdiğim satırları sizlerle paylaşmak isterim:

      ''Cebinde bir kalem varsa, büyük olasılıkla bir gün onu kullanmaya başlamak gelecektir içinden. Çocuklarıma hep söylediğim gibi, işte ben böyle yazar oldum.''

      Bol kitaplı günler, sevgiyle...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KALBİ İYİ OLANIN YOLU ZORDUR

SATRANÇ

UMUT MEVSİMİ