DAVA


      Temmuz ayının son günlerinden herkese merhaba arkadaşlar. Franz Kafka'nın kaleminden ''Dava'' kitabının yorumlarını paylaşacağım bugün sizlerle.

      Varoluşçu bir yazar olarak bilinen Franz Kafka eserlerinde çağımız insanının içsel çatışmalarını, bunalımlarını, korkularını, yalnızlığını, kendine yabancılaşmasını, dış dünyadan kendini soyutlamasını, çevresiyle iletişimsizliğini kaleme alır. Bu açıdan melankolik, karamsar, içe dönük karakterler yaratır.

       ''Dava'' eserinde başkarakter Josef K. otuz yaşındadır ve bankada şef olarak görev yapmaktadır. Bir sabah yüksek makamların hizmetinde çalıştıklarını söyleyen Franz ve Willem adlı iki nöbetçi tarafından tutuklanır. Hiçbir zaman açıklanmayan bir suçlamayla karşı karşıya kalan Josef K. bu suçlamanın ardından günlük yaşamına ve bankadaki işine odaklanamaz. Bütün hayatı davadan ibaret olur. Amcası Karl'ın önerisiyle bir avukata gider. Dava süreçleri, dilekçeler, mahkeme kalemleri hakkında bilgi sahibi olur. Josef K.'nın mahkeme ile bağlantısı olan kişilerle diyalogları detaylı bir şekilde okura aktarılır. Bu satırları okurken kendinizi bir hukuk öğrencisi gibi hissetmeniz olasıdır.

        Metaforik bir anlatıma sahip olan kitap bir içsel benlik distopyasıdır. Başkarakterin psikolojik çözümlemelerini derinlemesine işler. Onun ruhsal bunalımlarını, içsel çöküşünü, yavaş yavaş yok oluşunu güçlü betimlemeler ile ortaya koyar. Kitap, yazarın içinde bulunduğu dönemin hukuk sistemine karşı bir öngörü ve eleştirisidir. Bu sistem öyle bir sistemdir ki suçtan çok suçluya odaklanır. Bu yönüyle absürd bir hukuk sistemi paradigmasıdır. Yazarın yarattığı bu karanlık ve karamsar dünyanın en çok göze çarpan özelliği müphemliğidir.

        Kurgusu ve anlatımı itibariyle okunması hiç kolay olmayan bu eseri ilgi çekici, sıra dışı ve etkileyici bulduğumu söyleyebilirim. Tüm arkadaşlarıma tavsiye ederim.

        Altını çizdiğim satırları sizlerle paylaşmak isterim:

        ''Kendilerine bu kadar çok güvenmeleri aptallıklarından. Benimle aynı düzeyde olan insanlara söyleyeceğim birkaç söz, bunlarla yapacağım en uzun konuşmalardan daha etkili olacak ve her şeyi aydınlatacaktır.''

        Bol kitaplı günler, sevgiyle...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KALBİ İYİ OLANIN YOLU ZORDUR

SATRANÇ

UMUT MEVSİMİ